Sahada Öğretmenlerimizin Yanında: Öğretmenin Dünyasına Dokunmak
header-logo

Sahada Öğretmenlerimizin Yanında: Öğretmenin Dünyasına Dokunmak

project-preview

Prof. Dr. Levent Eraslan Sahada Öğretmenlerimizin Yanında: Öğretmenin Dünyasına Dokunmak 28.09.2025

SODİMER olarak altıncı yılımıza girerken, bugüne kadar binlerce öğretmene hem yüz yüze hem de çevrim içi eğitimler verdik. Özellikle pandemi koşullarında, öğretmenlerimize belki de ilk defa duydukları birçok kavramı, yeniliği ve uygulamayı aktardık. Bunun yanı sıra, tamamen gönüllülük esasıyla çalışan kıymetli akademisyen ve öğretmenlerden oluşan bir grubumuz var. Çünkü biz, öğretmenin sınıfta, okulda ve toplumda değerli ve önemli bir aktör olmasını her şeyden çok önemsiyoruz.

Kendi hayat yolculuğumda da bu düşüncenin temelleri çok erken atıldı. Bingöl Ilıcalar Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’nda öğretmenliğe başladığımda, öğretmenin bir çocuğun hayatındaki dönüştürücü gücünü çok net olarak gördüm. Bu gözlemlerim, ilerleyen yıllarda üzerinde onlarca akademik çalışma yapmamı sağladı.

İşte bu yüzden kurduğumuz derneğin temel amacı, sürekli olarak öğretmeni geliştirmek ve desteklemektir. Çünkü öğretmenlik eğitimi, dünyada her geçen gün değişmekte, farklı modeller uygulanmaktadır. Finlandiya’dan Güney Kore’ye kadar birçok ülkede farklı sistemler deneniyor. Ancak hangi model uygulanırsa uygulansın, herkesin üzerinde hemfikir olduğu temel gerçek şudur: Öğretmen, eğitim sisteminin en önemli öğesidir.

Öğretmenlik, çoğu zaman yalnızca sınıfta tahtanın başında ders anlatmakla özdeşleştirilir. Oysa öğretmenin dünyası, bir sınıftan, bir müfredattan çok daha fazlasıdır. Bu dünya; bir öğrencinin gözlerinde parlayan merak ışığını görmek, bir çocuğun saklı yeteneğini keşfetmek, kimi zaman da hayatın yükünü bir çocukla birlikte omuzlamaktır. Öğretmenin yanında olmak, güzel sözler söylemekle yetinmez; sahada, onun soluduğu havada, onunla aynı yolda yürümekle mümkün olur.

Geçtiğimiz günlerde 45. kez geldiğimiz Hatay’da, bu gerçeği bir kez daha tüm kalbimizle hissettik. SODİMER olarak düzenlediğimiz Hatay Programı, öğretmenlerimizin dünyasına dokunmanın en güzel örneklerinden biri oldu. Dün Erzin, Dörtyol ve Payas ilçelerinde gerçekleştirdiğimiz seminerlerde yüzlerce öğretmenimizle bir araya geldik. Bu buluşma, sadece bir eğitim etkinliği değil, aynı zamanda bir dayanışma ve ilham yolculuğuydu.
Eğitimde Yeni Ufuklar: Öğretmenin Rolü

Programın açılışında, eğitimde değişen dinamikler ve çağımızın öğretmenlerine getirdiği yeni meydan okumalar üzerine konuştuk. Günümüz öğretmeni, yalnızca müfredatı aktaran bir kişi değil; aynı zamanda dijital çağın karmaşasında öğrencilerine yol gösteren bir rehber, bir ilham kaynağıdır. Bilim kurulu üyemiz ve Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Asım Egemen Yılmaz bizlere Yapay Zekan ve Eğitim ilişkisini kendine has tarzı ile anlattı.

Günümüzde yapay zekâ, dijital bağımlılık, dikkat dağınıklığı gibi çağın sınavları, öğretmenlerimizin önünde duruyor. Bizim görevimiz, bu sınavlarda öğretmenlerimizin yanında olmak, onlara destek olmak ve ellerindeki meşaleyi daha güçlü taşımalarına yardımcı olmaktır.

Seminerlerde en çok ilgi çeken başlıklardan biri, “Yapay Zekâ Öğretmenin Yerini Alabilir mi?” sorusuydu. Bu soruya yanıtımız net ve kararlı: Hayır, alamaz! Yapay zekâ bilgi sunabilir, algoritmalar hesaplama yapabilir, ancak hiçbir teknoloji bir öğretmenin yüreğindeki sevgiyi, bir çocuğun ruhuna dokunma gücünü ya da bir karakter inşa etme yeteneğini taklit edemez. Öğretmen, sadece ders anlatmaz; bir hayatı şekillendirir, bir geleceği inşa eder.
Üstün Yetenekli Çocuklar: Geleceğin Mimarı

Bir diğer önemli gündemimiz, “Üstün Yetenekli Öğrenciler Nasıl Tanılanır?” sorusuydu. SODİMER bilim kurulu üyesi ve Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Mahmut Çitil Bu konuda bizleri güzel bir sunum ile aydınlattı. Sınıfta belki de sessizce oturan, ama içinde olağanüstü bir potansiyel barındıran bir çocuğu fark etmek, bir öğretmenin en büyük sorumluluklarından biridir. Bu çocukları keşfetmek, yalnızca bir öğrencinin hayatını değiştirmekle kalmaz; aynı zamanda bir ülkenin geleceğine yatırım yapmaktır. Seminerde, öğretmenlerimizin gözlem gücünü bilimsel yöntemlerle nasıl destekleyebileceğimizi, bu özel çocuklara nasıl rehberlik edebileceğimizi konuştuk.

Sahada Olmanın Gücü

Hatay Valisi Sayın Mustafa Masatlı’nın eşsiz destekleri sayesinde, Hatay’ın tüm ilçelerinde bu tür eğitimleri hayata geçirebileceğiz. Kendisine, eğitime olan katkıları ve şehrin yeniden inşasında gösterdiği ilham verici liderlik için gönülden müteşekkiriz; Hatay için yaptığı bu değerli çalışmalar, bizler için büyük bir onur ve motivasyon kaynağıdır.

Payas'ın Eğitimci Başkanı: Bekir Altan

Payas'ın değerli Belediye Başkanı Bekir Altan ile tanıştık. daha önceden yaptığı başarılı çalışmalarıyla kendisini tanıyordum . Başkanın öğretmenlikten gelen kimliği, belediye başkanlığı vizyonunun da temelini oluşturmuş. Eğitimci kökenli bir lider olarak Altan, şehir kalkınmasının yalnızca altyapı yatırımlarıyla değil, aynı zamanda nitelikli insan kaynağıyla mümkün olacağına inanmış.

Başkanlık süresi boyunca Payas'ta okulların fiziki altyapısının iyileştirilmesinden öğrencilere burs desteğine, sosyal etkinliklerden mesleki eğitim programlarına kadar geniş bir yelpazede girişim onun öncülüğünde hayata geçirilmiş. Öğrencilerin dijital çağa uyumu için bilişim atölyeleri kurulmuş, kültür ve sanat faaliyetleri desteklenmiş, öğretmenlerle ise düzenli istişare toplantılar yapmış. İlçe kaymakamı Kürşad Karaca ile de ahenkli bir çalışma anlayışı sergileyen Bekir Altan, klasik belediyecilik anlayışının sınırlarını aşarak Payas'ta "eğitim odaklı belediyecilik" modelini geliştiren lider olmuştur.

Bugün Payas, sadece sanayi gücüyle değil; eğitim yatırımları ve gençlik projeleriyle de öne çıkıyorsa, bunda Bekir Altan'ın eğitimci bakış açısının payı büyüktür. Onun için belediye başkanlığı, sadece asfalt dökmek veya bina yapmakla sınırlı değil; çocukların ve gençlerin ufkunu açacak bir geleceği inşa etme sorumluluğudur.
Başkan beyin kurduğu Payas STEM Yapay Zeka Merkezini de gezme fırsatı bulduk ve çok etkilendik. Merkez 2016’da kurulmuş ve Türkiye’nin öğrenci odaklı ilk ve tek ücretsiz STEM merkezi. Sınavla öğrenci alan merkezde disiplinler arası ve yenilikçi bir eğitim anlayışıyla öğrencilerin sorgulayan, araştıran ve buluş yapabilen bireyler olarak yetişmeleri hedefleniyor.

Sonuç

Gerçekleşen bu program, bize bir kez daha şunu hatırlattı: Öğretmenin dünyasına gerçekten dokunmak için masa başından kalkmak, okullara, ilçelere, köylere gitmek gerekir. Öğretmeni en iyi, öğrencisinin yanında, sınıfın tozlu havasında, tahtanın başında tanırsınız. Onun gözlerindeki kararlılığı, öğrencilerine duyduğu sevgiyi ancak sahada hissedersiniz.
Bu güzel ve nitelikli programı hazırlanmasında bizlere destek olan çok kıymetli kaymakamlarımıza, ilçe milli eğitim müdürlerimize teşekkür ediyorum. Eğitime verdikleri önemi ve öğretmenlerle olan sıcak diyaloglarını bizzat müşahade ettim. Erzin Kaymakamı Onur Özaydın, Dörtyol Kaymakamı Mehmet Keklik ve Payas Kaymakamı Kürşad Karaca beyefendilere ayrıca müteşekkirim.

Öğretmen Güçlü Olursa Gelecek Aydınlık Olur

Bugün hepimiz biliyoruz ki, öğretmen güçlü olursa eğitim güçlü olur. Eğitim güçlü olursa, bir ülkenin geleceği aydınlık olur. Öğretmenin dünyasına dokunmak, sadece bir meslek grubunu desteklemek değil; bir milletin yarınlarını inşa etmektir. Bu yüzden, SODİMER olarak her zaman öğretmenlerimizin yanında olmaya, onların sesini duymaya ve ellerindeki meşaleyi daha parlak hale getirmeye devam edeceğiz.

Gelin, öğretmenlerimizin dünyasına sadece alkışlarla değil, sahada, omuz omuza yürüyerek destek olalım. Çünkü öğretmenin dünyası, hepimizin geleceğidir.

Bizler, plaza eğitimcilerinin uzağında, bila bedel sahada; öğretmenlerimizin sınıflarında, öğrencilerimizin umutlarında, velilerimizin kaygılarında ve kurumlarımızın emeklerinde yanındayız. Çünkü biliyoruz ki gerçek eğitim masa başında değil, hayatın tam ortasında, öğretmenle, öğrenciyle ve toplumla birlikte inşa edilir.”